9 Aralık 2008 Salı

Eve Dönüş

Ne zamandır ayaktayım bilmiyorum. Sabah ayazı içimi ürpertiyor, sık örgülü bir yeleğim olsun isterdim. Boş bir mutfak balkonundan geriye, kiremitsiz binaların örttüğü kente bakıyorum. Yağmur geceden yağmış, demirlerin eskiliğinde paslı sular birikmiş, kokuyor. Martılar kıyıdan bu denli içeri girmeye tenezzül etmiyor. Dar sokaklar topuk ve çıngırak seslerini geç gelen bir duygusallıkla yankılıyor; oysa bebeklerin ve terk edilmişlerin göz yaşları donmuş, kirpikleri yanıyor. Parmak uçlarım, yalın ayak olma ihtimalim, cepsizliğim, artan aydınlıkla bağdaştıramadığım sessizlik, seslisizliğim, parmak uçlarımdaki hissizlik, soğuk galiba, içeri giriyorum, yalnızlığın formları arasında dolaşmış oluyorum.

"Beni bekleyen yuvada karşılıksız iyilik vardır. Orada alışkanlıkların, önyargıların yeri yoktur; gelenekler giremez kapısından. Büyükçe bir camından güneş ışınları yerlere saçılır, halılara çorapla basılır hatta yuvarlanılır üzerlerinde. O evde gerçeklere dayanabilen insanlar yaşar. Halihazırda delirmemiş, zaman zaman filiz dal gibi boyun bükmüşlerdir. Yansıdıkları ayna güzelliklerini göstermeye yetmez, onlar vicdan muhasebesi yapmaktan korkmazlar. Yuvam sıcaktır, emekle bakılmıştır, anılarla bezenmiştir. Yuvam, dönme ihtirasının vücut bulmuş hâlidir. O bir hedef olmanın yanı sıra, sürecin ta kendisidir."

Uzaklarda başımı dik tutuyorum. Yanlışları doğru yapma projem üzerinde çalışıyorum. Sevdiklerimi düşlüyorum. Yuvamı, avcumun içindeki kristalden gözlüyorum. Her yolun aynı noktada birleştiği bir mitolojide, bir önceki isimden bir sonrakine sıçrayarak ilerliyorum. Zaman çabuk geçmiyor, ben uzun adımlıyorum. Orada olmam gerektiği için oluyorum, dönmek istediğim için dönüyorum. Bunu gerçekten istiyorum.

Kazak, mont, bot, atkı, bere, eldivenler ve sorumluluklarla sarılmış vaziyetteyim. Terlemeye başlayınca eve yaklaştığımı anlıyorum. Yanağıma çarpan sıcak rüzgarı hissediyorum. Ayak seslerimi gizlemeyi deniyorum. Islık çalarken kapının açıldığını görüyorum. Mutluyum; gitmeyi, dönmeyi, bulmayı, ıslık çalmayı ve mutlu olmayı özdeşleştirirken zorluk çekmiyorum.

Hiç yorum yok: